Nijerya’da polis şiddetine karşı protestolar, polisin barışçıl göstericilere ateş açması ve Uluslararası Af Örgütü’ne göre en az 12 kişiyi öldürmesi nedeniyle şiddetli bir hal aldı. Movement for a Socialist Alternative tarafından yayınlanan bir basın bültenini yayınlıyoruz.
Movement for a Socialist Alternative, ISA Nigeria
- Lekki katliamı: Katil Buhari liderliğindeki rejimi hemen defedelim!
- Lagos Eyaleti Valisi Sanwo-Olu’yu da aynı derecede sorumlu tutuyoruz.
- Bir emekçiler hükümeti için mücadele!
Movement for a Socialist Alternative olarak bizler, MSA, Lekki geçiş kapısı’ndaki #EndSARS göstericilerinin kanlı bir şekilde bastırılmasını mümkün olan en güçlü ifadeyle kınıyoruz.
Lekki Geçiş Kapısı ve Alausa Sekreterliği, son iki haftadır, haydut Özel Hırsızlıkla Mücadele Ekibi’ne (SARS) ve polis vahşetine karşı Lagos Eyaletindeki iki büyük kitlesel seferberlik merkezi olmuştur. İki hafta boyunca bu protestolar barışçıl ve düzenli bir şekilde düzenlendi.
Rejim ve destekçileri Lagos’un Abuja ve Alausa bölgesindeki protestoculara saldırmak için serserileri harekete geçirip finanse etmeye başlayınca, ajitasyon ve protestolar yeni bir kırılma noktasına erişti. Rejimin, ülke çapındaki #EndSARS protestocularına karşı tam bir savaş ilanı kozunu oynamasının artık an meselesi olduğu açıktı.
Buhari önderliğindeki rejim, kapitalist yönetici elitlerin diğer rejimlerinin yaptığı gibi bu barışçıl protestocuları bastırarak, kendini “değişim rejimi” olarak lanse etmesine rağmen aslında acımasız olduğunu herkese göstermiş oldu.
Orduyu barışçıl protestoculara karşı gecenin karanlığında serbestçe kullanılacak zırhlı tanklar ve makineli tüfeklerle konuşlandırarak, Lekki geçiş kapısında birçok kişiyi öldürerek ve ölümcül şekilde yaralayarak, barışçıl protestocuları vurup yere sermesi, medeniyet nefretini sergileyerek ve demokratik haklara saygı göstermemek bunun kanıtıdır.
Gerçek şu ki, #EndSARS’ın Polise karşı protestosu ve ülkenin emekçi kitlelerine ve masum vatandaşlarına yönelik büyük vahşet eylemi, Nijeryalı yönetici seçkinlerin doğası ve karakterinden ve toplumun kaynaklarını yalnızca kendileri için tahsis eden kapitalist “kabul et ya da öl” sisteminden besleniyor. Lekki geçiş kapısında meydana gelen cinayetlerin ortaya koyduğu şey budur.
Biz MSA olarak bunu her bakımdan kınıyor ve Buhari rejiminin her bir can kaybından sorumlu tutulması gerektiğini ifade ediyoruz. Aynı şekilde Lagos Eyaleti Valisi Bay Babajide Sanwo-olu’u da cinayetlerden eşit derecede sorumlu tutuyoruz. Birkaç kişinin eylemini barışçıl protestocularla aynı kefeye koymak ve onları kınamak için kullanan Sanwo-Olu liderliğindeki Lagos eyaletinin 24 saatlik sokağa çıkma yasağı koyması barışçıl protestoculara ateş atmak için kurulmuş aynı senaryonun yalnızca daha önceki bir sahnesiydi.
Bu koordineli komplonun ve canice katliamın bir parçası da Lekki geçiş kapısındaki Kapalı Devre Televizyonunun (CCTV) kapatılması ve kaldırılması ve protestocuları yere sermek için gelen askerler gelmeden önce sokak lambalarının söndürülmesiydi.
Buhari rejimi tarafından devletin maksimum öldürücü gücünün bu şekilde kullanılmasının, şimdiki Lagos Eyaleti Valisi Bay Babajide Sanwo-Olu ve Lekki geçiş kapısının önemli bir yararlanıcısının da vaftiz babası olan eski Lagos Eyaleti Valisi Bola Ahmed Tinubu’nun gizli desteğine sahip olduğunun farkında olmadığımız sanılmasın.
Örgütlü işçi sınıfı kitlesi için, masum yurttaşların öldürülmesine karşı ve harekete tam destek için 48 saatlik bir genel grevle gücünü göstermek için bundan daha iyi bir zaman olamaz. Sendikaların önderliği, eğer bu adımı atmanın bu tarihsel zorunluluğundan bir kez daha taviz verirse, bu onları daha da deşifre edecek ve çıkarlarının emekçi kitlelerin yararına olmadığını defalarca kanıtlayan Buhari rejimini savunmanın aksine işçilerin, çıkarlarını ilk sıraya koyacak yeni bir liderlik için onlara karşı kampanya yapmaları sonucuna götürecektir.
Kiliseler ve camiler de seslerini eklemeli, rejimin istifa etmesine yönelik ajitasyonlara ve taleplere devam etmek için üyelerini ve cemaatlerini harekete geçirmeli ve ekonominin çeşitli sektörlerinde işçilerin, yoksul köylülerin ve ezilen kitlelerin tüm katmanlarından seçilmiş temsilcilerinden oluşan egemen bir ulusal konferansın toplanmasını sağlamalıdır. Aynı şekilde, Nijerya’nın geleceğine yönelik kararlar ve devlet baskısını ve kitlelerin ekonomik yoksunluğunu sona erdirme görevini üstlenmek açısından polis ve ordunun alt kademelerindekinin de temsilcilerini böyle bir organa seçme hakkı olmalıdır. Böyle bir konferansta MSA, işçi sınıfı ve yoksul kitlelerin Nijerya’nın zenginlik ve kaynaklarının kontrolünü ele geçirmesini, herkesin ihtiyaçları için demokratik olarak planlanmasını ve kapitalizmin ekonomik zorbalığına son vermesini savunacaktır.
MSA ayrıca, ordu ve polisin tabanını, rütbelilerin protestoculara saldırı ve bastırma emirlerini reddetmeye çağırıyor. Sıradan askerler ve polis, işçi sınıfından kardeşlerine karşı silah olarak kullanılmayı reddetmeli ve bunun yerine göstericilerle birleşmeli ve gerçekte sonuçta herkesin iyiliği için olan taleplerini desteklemelidir.
Polis Genel Müfettişi Adamu Adamu’nun istifası ve Ordu Genelkurmay Başkanı, General Brutatai ve ordunun diğer servis şeflerinin istifası, göstericilerin öldürülmesine son verilmesi ve işçi kitlelerinin Buhari rejimini ve kapitalizmi sona erdirme görevini üstlenmesi çağrısını yineliyoruz.
Ayrıca Nijerya Sosyalist Partisi’ne katılıp onu inşa ederek emekçilerin yeni bir kitle partisinin kurulması ve sosyalist bir devrim yoluyla kapitalizmi sona erdirme yürüyüşünü başlatmaya çağırıyoruz.
Dagga TOLAR, MSA Sözcüsü, 22 Ekim 2020